MAKING REQUESTS: RİCADA BULUNMA
İngilizce’de rica cümleleri birden farklı şekilde yapılabilmektedir. Bu cümleleri farklı açılardan gruplara
ayırmak mümkündür. Genel olarak ” I ” ve ” You ” özneleri kullanılarak rica cümleleri oluşturulmaktadır.
A) Öncelikle ” I ” öznesi ile kurulan rica yapılarını inceleyelim.
May I sit here ? / Buraya oturabilir miyim?
May I open the window? / Camı açabilir miyim?
Could I sit here? / Buraya oturabilir miyim?
Could I borrow some money ? / Biraz borç para alabilir miyim?
Can I sit here? / Buraya oturabilir miyim?
Can I turn off the light? / Işığı kapatabilir miyim?
Yukarıdaki cümlelerde ” May , Could ” daha nazik bir ifade şeklidir. ” Can ” ise daha samimi ortamlar ve
kişiler söz konusu olduğunda kullanılır.Ek bilgi olarak ;
” Might I ” İngiliz İngilizcesinde çok resmi ortamlarda ricada bulunurken kullanılır. Onun dışında ” Might I ”
rica anlamında başka durumlarda pek kullanılmaz.
Excuse me, might I see your identity ? / Affedersiniz, kimliğinizi görebilir miyim?
B) ” You ” öznesi ile kurulan rica cümleleri aşağıdaki gibidir.
Could you help me ? / Bana yardım edebilir misin?
Could you lend me your book ? / Bana kitabını ödünç verebilir misin?
Would you help me ? / Bana yardım edebilir misin?
Would you come with me ? / Benimle gelebilir misin?
Will you help me ? / Bana yardım edebilir misin?
Will you give some information ? / Bana biraz bilgi verebilir misin?
Can you help me? / Bana yardım edebilir misin?
Can you close the door? / Kapıyı kapatabilir misin?
Muhtemel olumlu cevaplar olarak ; Yes, of course. Yes, I’d. Certainly. Yes, certainly. I would be
happy. Sure.
Muhtemel olumsuz cevaplar olarak ; Sorry. Sorry, I can’t. I am afraid, I can’t.
Yukarıdaki cümlelerde ” Could, Would ” resmiyet ve nezaket gerektiren durumlarda kullanılır.
” Will ” de resmiyet ve nezaket gerektiren durumlarda kullanılır. Ancak diğerlerine göre daha kesin ve net
bir ifade belirtir.Bazen de öfke, sinir ve sabırsızlığın olduğu durumlarda da kullanılabilir.
” Can ” ise samimiyetin olduğu ortamlarda kullanılır.
C) ” Would you mind…….. / Would you mind if………..” yine oldukça fazla kullanılan bir diğer rica
yapısıdır. Bu yapı aşağıdaki durumlarda kullanılır.
- ” Would you mind + Verb +( Fiil ) + ing…… ” Bu yapıyı kullandığımız zaman karşımızdaki kişiye
” …yapmanızın sizin için sakıncası var mı? ” anlamında bir ricada bulunuyoruz demektir. Yani karşı
taraftan bir şey yapmasının sakıncası olup olmadığını soruyoruz demektir.
MAKING REQUESTS: RİCADA BULUNMA
Would you mind opening the window? / Pencereyi açmanızın size bir sakıncası var mı?
Would you mind helping me ? / Bana yardım etmenizin sizin için bir sakıncası var mı?
Would you mind speaking a bit louder ? / Biraz yüksek sesle konuşmanızın sizin için sakıncası var
mı?
- ” Would you mind if I Verb2 ( Fiilin 2. hali )….. ” Bu yapı ise ” benim ( yapmamın ) sizin için bir
sakıncası var mı? ” anlamındadır. Yani bir şey yapmamızın karşımızdaki için bir sakınca oluşturup,
oluşturmadığını soruyoruz demektir. Burada fiilin 2. hali yani Past formunu kullanmamıza rağmen anlam
Geniş Zamandadır.
Would you mind if I smoked here? / Burada sigara içmemin sizin için bir sakıncası var mı?
Would you mind if I opened the window ? / Camı açmamın bir sakıncası var mı?
Would you mind if I came at home late? / Eve geç gelmemin bir sakıncası var mı?
Bu yapılarda dikkat edilmesi gereken en önemli nokta cevap verirken kullanılan ifadelerdir. Eğer yukarıdaki
rica cümlelerine
” Yes ” ile yanıt verirsek; ” Evet, benim için bir sakıncası var ” anlamı çıkar. Böyle bir durumda da nazikçe
red etme sebebini belirtmemiz gerekir.
” No ” ile yanıt verirsek ” Hayır, benim için bir sakıncası yok ” anlamı çıkar. Dolayısıyla karşımızdaki
kişiye izin verecek isek cümleye ” No ” ile başlamalıyız.
Would you mind opening the window ? / Pencereyi açmanızın sizin için sakıncası var mı?
Yes, I am a bit cold. / Evet, biraz üşütmüşüm.
No, of course not. / Hayır, tabiki yok.
Would you mind if I took your pen? / Kalemini almamın bir sakıncası var mı?
Well actually, I need it for my homework. / Aslında, ödevim için ona ihtiyacım var.
No, not at all. You can. / Hayır,önemli değil. Alabilirsin.
3. Son olarak ise daha samimi ortamlarda ” Do you mind if I / Does anyone mind if I ( Simple Present
Tense : Geniş Zaman )… ” kalıbı kullanlır.
Do you mind if I use your dictionary? / Sözlüğünü kullanmamın senin için bir sakıncası var mı?
No, of course not. / Hayır, tabiki yok.
Do you mind if I sit next to you ? / Yanına oturmamın senin için bir sakıncası var mı?
No, of course not. You can. / Hayır, tabiki oturabilirsin.
Does anyone mind if I open the door? / Kapıyı açmamın sizce bir sakıncası var mı ?
Does anyone mind if I sleep early tonight? / Bu gece erken uyumamın sizce bir sakıncası var mı?
D ) Other structures used in making requests: Ricada bulunurken kullanılan diğer kalıplar
- Would it be possible to …? … mümkün mü?
Would it be possible to take your photograph ? / Fotoğrafınızı çekmem mümkün mü ?
Would it be possible to pay by credit card ? / Kredi kartıyla ödemem mümkün mü? - Do you think if I could …?
Do you think if I could borrow your car this weekend? / Bu haftasonu arabanızı ödünç alabilir
miyim? - I was wondering if you’d mind … / I was wondering you could …
I was wondering if you’d mind taking out the rubbish?/ Çöpü dışarı atmanda bir mahsur var mı?
I was wondering if you could take out the rubbish ? / Çöpü dışarı atmanda bir mahsur var mı? - Is it alright if I …? / Is it OK if you…?
Is it alright if I move the table in the shade? / Masayı gölgeye taşımamın bir sakıncası var mı ?
Is it OK if you move the table in the shade? / Masayı gölgeye taşımanızın sizce bir sakıncası var
mı ? - Do you happen to …?
Do you happen to know where the pharmacy is ? / Eczanenin nerede olduğunu biliyor musunuz
acaba ? - Could you possibly … ? Mümkünse …yapabilir misin?
Could you possibly carry these boxes? / Mümkünse bu kutuları taşıyabilir misin?
Could you possibly hold my drink ? Mümkünse içeceğimi tutabilir misin?
ACCEPTING REQUEST: RİCAYI KABUL ETME - I’ d be happy to: Mutluluk duyarım.
- No problem : Bir şey değil.
- My pleasure : Memnuniyetle
- Sure / Of course : Tabi ki
- I’d be glad to . : Memnuniyet duyarım.
- Doesn’t matter : Önemli değil.
- That’s fine : Böyle iyi.
- Help yourself ! : Keyfinize bakın.
- Here you are : Buyurun
- Go ahead: Buyurun
REFUSING REQUEST : RİCAYI REDDETME
- I’d be happy to but… / Mutluluk duyarım
ama…. - Never, ever : Bir daha asla
- No, I’m sorry. : Hayır, üzgünüm.
- I’m afraid I can’t : Korkarım ki yapamam.
- No, you can’t . : Hayır, yapamazsın.
EXERCISE A : Fill in the gaps with the words and phrases from the box.
would you mind if / here you are / do you mind if / thanks
could you / could you lend / go ahead / what’s the problem
- Jane : Yeah?
Susan : __could you_____turn down the music, please? It’s nearly midnight and I’m trying to
sleep.
Jane Oh, I’m so sorry. Is it better now?
Susan : Yes, ___thanks____Maybe, I can sleep now. Good night. - Samuel : I’m sorry, would you mind if___ I left early today?
Manager : Of course not, is there a problem?
Samuel : I’m going to drive my mother to the airport.
Manager Oh, I see. Sure, go ahead_. - Tim : Andrew, do you have some change with you?
Andrew : Um… yes. Why?
Tim : Could you lend me some, please? I forgot my wallet in the classroom.
Andrew : OK, ___Here you are. - Kim : Do you mind if I change my seat, Sir?
Teacher : No, not at all. What is the problem?
Kim : I can’t see because of the sun.
Teacher : OK, then. Why don’t you sit next to Jenny?
B. Match the requests with their appropriate responds. - Can I have a glass of water? A. Yes of course. About what?
- Do you mind if I make a phone call? B. Oh, sorry, I said it costs 15 dollars.
- Could you repeat that, please? C. Well, not really. Why can’t you come?
- Could I speak to you for a moment? D. Of course, there’s a bottle on the table.
- Would you mind if I looked at your books? E. I suppose so. But I need it back before
Friday. - Is it OK if I don’t join your party tomorrow? F. Not really. You can borrow some if you
want. - Could you move over, please? G. No, that’s all right if it’s a local call.
- Could you lend me 20 $, please? H. I’m sorry, I’m not from around here.
- Do you mind if I turn up the volume? I. No, not at all. The remote control’s
here. - Can I come round to your house after school? J. Yes, sorry. I didn’t realise you wanted
to sit down. - Could you tell me where the nearest bank is, please K. My mum’s not feeling well. Maybe
another time.
Eegitimim sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.